Mindful Eating

Danışanlarımızdan genellikle besin tüketim kaydı alarak onların beslenme alışkanlıklarını daha yakından öğrenmek isteriz ancak bu kaydı almak bizler için her zaman kolay olmaz. Çünkü günümüzde çoğumuz birkaç saat öncesinde dahi yediklerimizi hatırlamakta güçlük yaşıyoruz.

 

Bunun temel nedeni yemek yeme işini başlı başına değil çalışmak, okumak, televizyon izlemek veya cep telefonu ile oynamak gibi başka bir eylemle birlikte gerçekleştirmemiz. Bu bölünmüşlükte yemeklere ve yeme eylemine tam olarak konsantre olmamıza engel oluyor.

 

“Mindfulness” kavramı dilimize anda kalmak olarak çevrilmekte ve anı tam olarak hissetme ve yaşamayı ifade etmekte. Günümüzde çoğu kişi yemek yeme eylemini hiçbir zaman başlı başına gerçekleşmediği için yediklerinin ve doygunluğunun bilincinde olarak beslenmiyor.

 

Aslında sadece kontrolsüz bir mide doldurma süreci yaşanıyor. Bu da tat hissetme ve ya porsiyon kontrolü / doygunluk hissetme gibi becerilerimizin körelmesine neden oluyor. Bu kontrolsüz yeme dürtüsü ise fazla kalorilerin ve yanlış yiyecek tercihlerinin sebebi oluyor. Bu süreci önlemenin yolu oldukça basit; ANDA KALARAK YEMEK YEMEYİ öğrenmemiz gerekiyor. Bunun için;

 

- Yemek yerken ikinci bir eylem içerisinde olmamaya çalışın. Telefonu, televizyonu vs. kapatın. Vücudunuzu ve doygunluk sinyallerinizi dinleyin.

 

- Vücudunuz size yemeniz gerektiğinde yemek yiyin; kısaca acıkmadığınız müddetçe atıştırmayın. - Yemek için bir rutin oluşturun ve birlikte yaşadığınız kişilerle de aynı rutini paylaşın.

 

- Yemek konusundaki farkında en baştan başlayın. Mutfak alışverişinizi dahi bu konsept dahilinde yapın.